Öncelikle, bir sıkıntının varlığından söz etmek mümkün.
Çünkü, 'olanın dışında' davranışların varlığı, 'farklı bir şeyler' olduğunun göstergesi.
Öyle ki, karşı tarafın hali hazırda maddi sıkıntılar yaşadığından söz etmişsiniz.
Bu ya da, kendisine sıkıntı verecek bir durum, olay, düşünce ya da davranış ile karşı karşıya kaldığı aşikar.
Belli ki esasında, bu süreci nasıl yürüteceğini bilemiyor.
Fakat, konu aslında ne olursa olsun, bundan haberdar olma ve en azından, yalnız kalmak istediğine dair bilgiyi almayı hak ettiğinizi düşünmekteyim.
Bu yüzden, bu 2 haftalık konuşmanın, öylesine geçip giden bir zaman yerine, bir amaca hizmet etmesi önemli.
Size, konuşun ya da konuşmayın demekten ziyade, sizin kendinize ne istediğinizi itiraf etmenizi isterim.
Gerçekten, ne istiyorsunuz?
Aldığınız cevap, hayata uyarlanabilir bir cevap mı?
Burada, uyarlayamayacaklarını kabul ve değiştirebilecekleriniz için çaba harcarsanız aslında, bu belirsizliğin üstesinden gelebilirsiniz.
Burada da, kendinize bir konuşma yapmak ya da yapmamak adına cevabı veriyor olacaksınız; çünkü sizin ihtiyaçlarınızı en iyi siz bilebilirsiniz.
Bundan dolayı, biraz içsel sorgu ve sonrasında alacağınız karar ile, sonuç ne olursa olsun şu anki belirsizlikten çok daha anlamlı bir noktada olacağınızı söylemek isterim.
Sevgiler