Öncelikli olarak içinde bulunduğunuz sürecin depresif bir döneme işaret ettiğini belirtmek isterim.
Bu haliyle esasında bir sıkıntı yokken eğer hayatınızda davranışsal anlamda bir değişikliğe gitmezseniz, bu süreç depresyonun ayak sesleri olabilir.
Öyle ki, depresyon sanılanın aksine bir üzüntü hali değil, aksine gerçek bir hastalıktır.
Tedavi edilmediğinde beyni tahribe kadar gidebilen ciddiye alınması gereken bir kavramdır.
Bu yüzden aslında hayatınızdaki bu krizin fırsata çevrilme vakti gelmiştir.
Duygularınız, düşünceleriniz size eziyet verir gibi görünürken, aslında “ lütfen beni değiştir “ çağrısı yapmaktadır.
Buraya yazmanızdan da anladığım üzere artık hayatınızda bir değişim istemektesiniz.
Bu değişim için aslında sanılan her zaman önce isteğin gelmesi, ardından davranışın gerçekleşmesidir.
Aslında bu bizi yanlışa götüren, yanlış bir bilgidir. Eğer bir değişimden söz edeceksek, önce davranış gelmelidir, akabinde istek kendiliğinden gelecektir.
Bunun için hayat sona ermediği sürece hiçbir şey için geç kalmadığınızı fark ederek, aile, iş, eğitim, sosyallik, romantik ilişki, spor, kişisel gelişim, değerler başlıklarında kendinizi bir sene sonra nerede görmek istiyorsanız her birinin altına hedeflerinizi yazın.
Akabinde bunları basitten zora, öncelik sırasına göre düzenleyin ve ardından sadece adım atın.
5 saniye kuralını da devreye sokarak aklınıza yapmanız gereken geldikten hemen sonra sadece eyleme geçin.
Bunu sıklıkla yaptığınızda hormonlarınızın da doğal olarak aktive olması sayesinde kendinizi daha dengeli hissedeceğinizi, ve hayatınızdaki kaynakları yeşerteceğiniz için kendinizi de güçlendirmiş olduğunuzu uzun vadede görebileceksiniz.
Kendinize bu şansı verin isterim.
An, bu an.
Sevgilerimle…