Öncelikle yazdıklarınızı okuduğumda, ilişkinize verdiğiniz kıymeti görmekteyim.
Öyle ki, '' Her insanla arkadaş olunmaz. '' düşünceniz esasında, sizi asıl sıkıntıya sokan cümledir.
İlişkide esasında niyet bir olmak olsa da, iki farklı dünyanın bir araya geldiği aşikardır.
Bu iki dünya içerisinde birbirinden farklı değer, kural, düşünce, şartlar barındırmaktadır.
Öyle ki bu faktörler, genetikten tutun, 0 -5 yaş bağlanma sürecine, buradan içinde yetişilen çevreye, derken katı kişilik özelliklerine ve bu zamana kadar ki tecrübelere kadar uzanan bir yelpazeyi içermektedir.
Bu yüzden de, bir konu hakkında aynı düşünmeyişinizin nedeni, ne sevgisizlik, ne de ilgisizlikten değil, buradan gelmektedir.
Burada, esasında sıkıntınızı uygun bir şekilde ben dili ile ifade etmenize rağmen, karşı taraf sizden uyum talebinde bulunmuştur.
Bu noktada da, kendimizden başka, bir başkasını değiştirme şansımız olmadığından, bu talebe karşılık vermek ya da bu ilişki içerisinde bulunmamak gibi iki seçenek doğmaktadır.
Bu ilişkiye devam etmek istiyor iseniz, güvenmeme seçeneğini elemenizi isterim.
Çünkü hayat, bizi aldığımız tüm önlemlere rağmen eğer sınamayı aklına koydu ise, bunu yapacaktır.
Burada umut verici olan ise, kişinin sınavların üstesinden gelebilme gücünün olmasıdır.
Bu yüzden, ''Bu ilişkiye bu şekilde devam etmemin yararları ve zararları nelerdir? Bu süreçle ilgili en kötü senaryo nedir? Bununla nasıl baş edebilirim? En iyi senaryo nedir? En gerçekçi senaryo nedir?'' sorularını bir kağıda yazarak cevaplamanızı isterim.
Burada vereceğiniz her bir cevap, sizin atmanız gereken adımı, sizden kaynak alarak size gösterecektir.
Sevgilerimle..