Başak Burcu Tarihi

Başak, Başak (Virgo) takımyıldızından ayrı bir burçtur ve bu takımyıldızdaki yıldızların çoğu mevcut durumda Terazi burcundadır. Aslan ve Terazi burçları arasında konumlanmış olan Başak burcu, Zodyak çemberinin altıncı 30 derecesindedir ve sonbaharın habercisi olduğu için değişken bir burçtur. Bu değişken doğası, onu oldukça kasvetli hale getirir, çünkü bu değişim güneşli yaz günlerinden, çoğunlukla yağmurlu ve yaşamın yavaş yavai kaybolduğu sonbahara doğrudur. Buna ek olarak, Başak, Güneş’in battığı bir burç olan Terazi burcunun öncüsüdür.

Bu takımyıldızın Babil astronomisi tarafından bulunması, yaklaşık olarak M.Ö. 1000-700 yıllarına kadar dayanır. O zamanlar “Karık” olarak da bilinen, tanrıça Shala’nın başağını ve bu takımyıldızda bir yıldız olan Spica’yı temsil eden Başak’ın, adından da anlaşılacağı üzere Latince karşılığı bir tahıl olan “başak”tır. Bu da, karşılığını veren sıkı bir çalışmayı simgeler. Genellikle, Başak elinde buğday tutan bir kadın olarak tasvir edilir.

Başak takımyıldızı genellikle Yunan ve Roma tarım tanrıçaları Demeter ve Ceres ile bağdaştırılır. Bununla birlikte, Antik Yunanlılar ilk olarak bu takımyıldızıyla göklere ait bakire Astraea’yı birbirine bağlamıştı. Astraea, insalığın kötüye gittiği beş çağdan biri olan Altın Çağ’da, insanlarla birlikte yaşayan son ölümsüzdü. En sonunda o da insan ırkını bıraktı ve insanlığın kötülüğünden kaçmak için Dünya’yı terk etti.

Bu takımyıldızıyla daha yoğun bir şekilde ilişkili olan efsaneyse, Icarus'un kızı Erigone'la ilgilidir. Icarus, ikram ettiği şarap çobanları sarhoş edince, çobanlar tarafından öldürüldü. Çünkü çobanlar Icarus’un onları zehirlemeye çalıştığını düşünmüştü. Ölürken, Dionysos’un ona asma yaprağını önemsemesini öğrettiğini ve bir gün bir keçinin, diktiği ve yetiştirdiği her şeyi büyük bir zevk ve şehvetle yediğini hatırladı. Sinirlenen Icarus, keçiyi öldürüp, derisini yüzmüş ve ölen keçinin etrafında dans etmek için insanları çağırmıştı. Bu ölüm anında, keçiyi öldürerek aslında kendisine zarar verdiğini fark etti.

Kızı Erigone, köpeği Maera ile birlikte babasının cesedini bir ağacın altında buldu ve bunun üzerine Erigone da kendisini astı. Köpek de, sahibinin arkasından o kadar üzüldü ki oracıkta üzüntüden öldü. Hikaye bununla da bitmedi. Bu haksızlık karşısında çılgına dönen Dionysus, Atina halkını şehirdeki bakire kızları aynı şekilde intihar ettirerek cezalandırdı. Bu ceza Icarus’u öldüren çobanlar bulunana ve cezalandırılana kadar sürdü.

Bu iki söylence arasındaki en önemli ilişki, insan ırkının aptallığı ve cehaletidir. İki efsanede de geçen figürler, minnet bilmemekten ve düşük ahlaki ve entelektüel özellikteki insanlardan dolayı, o ya da bu şekilde göklerden silindi. Burada, bilgisi değerli bulunmayan eğitim sahibi bir kişi imgelenmiştir. Başak’ın mitolojideki yerinde açıkça trajedi vardır ve bu trajedi kadınların problem çözülene dek nesilden nesile aktaracağı bir trajedidir.

Genellikle, Başak’ı daha yüksek bir amaç uğruna fedakarlık yapan yalnız kadın olarak benimseriz ve bu da bu efsanelerle yakın bir ilişki içindedir. Başak burcunda, aileye duyulan ve bir kadının babasına duyduğu aşk dışında aşk hikayesi göremeyiz. Bu takımyıldızı ve burç, bir kızın babasıyla olan ve ona intihar ettiren ilişkisini anlatır ve bu genellikle fiziksel bir intihar yerine sosyal veya duygusal bir intihar da olabilir. 

Bu trajik hikaye, Icarus'un son düşüncesinde gizlenmiş önemli bir ders taşır. Icarus, başka bir varlığa zarar vererek kendi kaderini imzaladığını anlamıştır ve hayatı kurban edilmiş olsa da, sonunda herhangi bir yaşamın gerçek değerinin gösterildiği manevi, aydınlatıcı bir an vardır.