Soru sor

İkili ilişkiler üzerine soru sor, Psikologlardan cevap al!

Smokinli.com'da romantik ilişkiler üzerine soru sorabilir, sorulmuş sorulara tecrübelerinizden yola çıkarak cevap verebilirsiniz.

Soru Sor!

Düzensiz geçen günlerim, sinirlendiğim insanlar, eski yıllara özlem, kısacası birçok derdin üst üste gelmesi yapılacak hiçbir şeyin olmadığını düşünmek sonucunda, elim kolum bağlı kalıyor, bunalıyorum. Bu durumu engelleyemezsem depresyona gireceğim, sonunda belamı bulacağım ve neticelerine katlanmak zorunda kalacağım. Sinirim de bundan, hiçbir şeyi yapamıyor oluşumdan. Ağlamak isteyip ağlayamadığım, gülmeyi beceremediğim aptal suratımla günlerce dolaşıyorum, bana yöneltilen sorulara cevap veremiyorum, yapmak istediklerimi yapamıyorum, bu yüzden konuşmak istemiyorum, kimse olmasa da kendim tek kalsam diyorum daraldıkça daralıyorum. Ailem fazla bağnaz ve baskıcı, dışarı çıkmama izin vermiyorlar, hiçbir zaman tek dışarı çıkamıyorum. Şu an korona dolayısıyla evdeyim ve yaklaşık 3 aydır dışarı adım dahi atmadım. Arkadaş edinme problemim yok ama onlarla vakit geçiremiyorum bile. Evde sürekli iş yapmak zorundayım, yapmazsam bana bağırıyorlar. Sürekli tablet ve bilgisayardan bir şeyler izliyorum, kitap okuyorum, oyun oynuyorum. Bakmama kızıyorlar ve "Sende bir bok var bize söylemiyorsun. Erkek arkadaşın varsa bitiririz seni, bizi unut." diyorlar ama ben kötü bir şey yapmıyorum. Onlara bile bakamıyorum rahatça, bu yüzden yatağın altında gizlice bakmak zorunda kalıyorum. Seneye üniversite sınavım var ve eğer kazanamazsam tekrar çalışmama izin vermezler, evde onların bir nevi kölesi olurum.  Okulum konusunda eğitimi en iyi olan bir okula gidiyorum ama çevresi düzgün olmayan bir okul. Ailemin maddi durumu yüzünden çok iyi giyinemiyorum, birçok ihtiyacımı karşılayamıyorum ve onlara özeniyorum. Onların arasındayken kendimi sanki orada olmamam gerekmiş gibi hissediyorum. Kafam kalmadı yemin ederim, başarımla tanınmak istiyorum ama erken uyanıp günümü programlayamıyorum bile. Bundan önceki senelerde oldukça çalışkan bir öğrenciydim ve çalışmayı çok seviyordum ama bu sene kalem bile tutasım gelmiyor içimden. Potansiyelimin farkındayım ama olmuyor, yine düzensizim. Sorunlarım artık bir bardak kahveyle atlatabileceğim kadar küçük değiller. Gün bitirmeye çalışıyorum yalnızca, geç kalkmak istiyorum ki bugün 12'ye yakın uyandım, erken uyanıp erken bunalmak yerine geç kalkıp daha az bunalmak daha akıllıca çünkü. Hayatımdaki belirsizlikler yüzünden kımıldayamıyorum. Bıktım, sıkıldım, bok var da yaşıyorum diyorum. Ne izlediğim bir dizi, ne okuduğum bir kitap var, ne de sürekli dinlediğim şarkı. Bedenime zarar veriyorum, gün geçtikçe göz altındaki morluklarım artıyor, nemlendirici kullanmadığımdan dolayı dudaklarım ve ellerim kanıyor, sık kilo alıp hemen verdiğim için çatlaklarım ve kılcal damar çatlamalarım sarıyor bedenimi yavaşça, sivilce sorunum yok bundan yana şanslıyım ama en son maskeyi ne zaman yaptığımı bile bilmiyorum, elimi saçıma atınca bütün saçım avuçlarımın arasında kalmış gibi hissediyorum. Bacaklarıma kramplar giriyor, geceleri uyutmuyor, nedeni hareketsizliğim, dışarı çıkıp da hava alamıyorum. Her şey üst üste geliyor, bedenim bunca derdin altında eziliyor, buna dur demek istiyorum. Birkaç saattir düşündüm ve farkına vardım, ben bunlardan nefret ediyorum ve değişmek istiyorum, kimseyi düşünmemek ve devam etmek, ben bu değilim ve bunları hak etmiyorum. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, psikolojik desteğe ihtiyacım var sanırım ama ailem ona da izin vermez. Nasıl çözebilirim? Lütfen yardım edin.

Senin İçin Seçilmiş Sorular

Soruya cevap vererek, soran kişiyle tecrübeni paylaşabilirsin.

Cevap Yaz
2 Cevap

Merhaba,


Bazen hayatta insanlar en sevdiği aktiviteleri bile yapmak istemez ve bu durum uzun sürebilir. 


Her zaman insana mutluluklar veren etkinlikler artık zevk vermediğini anladığınız anda böyle bir durum olduğunu fark edebilmektedir. Hiçbir etkinliğin zevk vermediği bu durumun ilerlemesi insanın hayattan aldığı keyifi de düşürecektir.


Moral bozukluğu ve depresyon arasındaki farkı algılamak oldukça zordur. Bu durumda ikisi arasında sıkışıp kalmanıza neden olabilmektedir. Ancak uzun zamanda böyle hissetmek depresyona doğru ilerlemenize sebep olabilmektedir. 


Beynin ödül merkezini etkileyen bu durum haz alma hissiyatınızı da giderek ortadan kaldırabilir. Sizin de söylediğiniz gibi önceden çok sevdiğiniz kitap okuma artık eskisi kadar keyif vermezken çok sevdiğiniz bir alışkanlığı bırakmak ise sizi umutsuzluğa sürükleyebilir. 


Bir uzman desteğine başvurmak ve durumun netleşmesini sağlamak daha sonrasında ise tedavi sürecine başlamak sizin için doğru ve kalıcı bir yol oluşturacaktır.



Sevgilerle..

Yazdıklarınızı okuduğumda, farkındalığınızın ne denli yüksek olduğunu görebiliyorum.

Esasında, bahsettiklerinizden, var olan kaynaklarınızın, şu an tükendiğini görüyorum.

Bu umut verici, çünkü henüz hala bir kaynağın 'varlığından' söz edebilmekteyiz.


Yazdıklarınız arasında çok önemli bir nokta var ki, '' Bu durumu engelleyemezsem depresyona gireceğim'' diyerek başladığınız cümlelerinizi, ''Gün bitirmeye çalışıyorum yalnızca, geç kalkmak istiyorum ki bugün 12'ye yakın uyandım, erken uyanıp erken bunalmak yerine geç kalkıp daha az bunalmak daha akıllıca çünkü. Hayatımdaki belirsizlikler yüzünden kımıldayamıyorum. Bıktım, sıkıldım, bok var da yaşıyorum diyorum. Ne izlediğim bir dizi, ne okuduğum bir kitap var, ne de sürekli dinlediğim şarkı. Bedenime zarar veriyorum, gün geçtikçe göz altındaki morluklarım artıyor, nemlendirici kullanmadığımdan dolayı dudaklarım ve ellerim kanıyor, sık kilo alıp hemen verdiğim için çatlaklarım ve kılcal damar çatlamalarım sarıyor bedenimi yavaşça, sivilce sorunum yok bundan yana şanslıyım ama en son maskeyi ne zaman yaptığımı bile bilmiyorum, elimi saçıma atınca bütün saçım avuçlarımın arasında kalmış gibi hissediyorum. Bacaklarıma kramplar giriyor, geceleri uyutmuyor, '' cümlelerinizde, adeta destekler niteliktesiniz.


Bu yüzden, önceliğimiz, depresyonun önüne geçmek, onunla mücadele etmek olduğundan, zihninizle aranıza mesafe koymanızı isterim.


Yani, var olan gerçek problemleriniz ve, zihninizin sürekli size bunu hatırlatması, şu an önüne geçebileceğiniz bir nokta olmadığından, enerjinizi bunlara aktarmanız, sizi yalnızca tüketecektir.


Bundan dolayı odağınızı, 'değiştirebileceklerinize' yani ''davranışlarınıza'' çevirmenizi isterim.


Aklınızdan yine bu düşünceler geçsin, hatta sizi huzursuz etsin, ama siz ''sadece hareket edin''

''Hareket etmek istemiyorum'' dediğinizi duyar gibiyim...

Burada da esas sihir, bu adımı ''istemiyor olmanıza rağmen'' atmanızdan geçecektir.


Bunun için, dışarı çıkabilme imkanınız var ise her gün 30 dakikalık bir yürüyüş, ya da odanızda yapacağınız 20 dakikalık kardiyo- ip atlama gibi egzersizlere ihtiyacımız bulunmaktadır; en etkili ve doğal ilaç anlamında.


Bu şekilde hareketlenerek, uykunuza, iştahınıza, fizyolojinize etki edebileceğiniz gibi, duygu durumunuz da bu şifadan faydalanacaktır.


Bu şekilde en az 21 gün devam ettiğinizden emin olun isterim.


Sonrasında ise, ''Benim hayattan beklentilerim neler? Bunları gerçekleştirmek için nelere ihtiyacım var? Şartlarım bunların hangilerini değiştirmek için uygun? 1 sene sonra kendimi nerede görmek istiyorum? Var olan şartlar altında 1 sene sonrama ulaşmak için bugün neleri değiştirebilirim?'' sorularını bir kağıda yazmanızı ve cevaplamanızı isterim.


Bu öz çalışma size, değerlerinizi yeniden anımsatacaktır.


Bunun yanında; aile, sosyallik, okul, iş, spor, hobi gibi başlıkları bir kağıda yazın ve, her biri için var olan şartlarınızda gerçekleştirebileceğiniz hedeflerinizi not alın.

Örneğin, okul - üniversiteye gitmek istiyorum - bugün 3 saat yarın 4 saat sonraki gün 5 saat çalışacağım, şeklinde.


Her birini sadece yapmak için ''çabalamanın'' yeterli olduğunu belirtmek isterim.


Tüm bunları hayatınıza geçirdiğinizden emin olursanız, kaynaklarınız bu şekilde güçlenecektir.

Üniversiteye başlamanız neticesinde ise, hayatınızın geri kalanını, daha özgür ve anlamlı bir şekilde yapılandırabileceğinize inanmaktayım.

Şimdilik biraz sabır ve çaba...


Sevgilerimle..

Cevap yazmak için giriş yapınız.