Merhaba,

Öncelikle erkek arkadaşınızın takıntı boyutunda kıskançlık tavırları nedeniyle ilişkinizde problem yaşadığınızı görmekteyim. 

Bir ilişkide en önemli şeylerden birisi güven hususudur. İlişkinin başında yaşanan tatil sebebi ile erkek arkadaşınızda güven unsuru sarsılsa dahi devamında kendini kanıtlamış olmanız önemlidir. Daha sonrasında yaşanan kıskançlık kavgalarının bu süreçte bir manası yoktur. 

Ancak bu süreçte güven unsurunu yeniden oluşturmak adına devamlı kendinizi açıklamak zorunda kalmak da oldukça yorucu bir süreç olmuştur. Erkek arkadaşınız ile bu durumda açılan naif bir ortamda sağlıklı bir iletişim kurulması gerekmektedir. Tartışmadan "Seni seviyorum ancak ben çok üzülüyorum bana neden güvenmiyorsun? Bunun için ne yapabiliriz?" şeklinde bir konuşma yapıcı yollar için ışık oluşturacaktır. 

Karşılıklı sevginin yoğun olduğu bu ilişkide güzel ve yapıcı bir konuşma sizin için iyi olacaktır. 

Sevgilerle..

Yazdıklarınızı okuduğumda, hem sevginizin büyüklüğünü, ilişkide kalmak istediğiniz, hem de bir yanınızın, endişesini hayatı boyunca açıklamak zorunda kalması endişesini taşıdığınızı görüyorum. Bu noktada da esasında, her kararsızlık aşamasında olduğu gibi, bir kağıda ''ilişkim'' diye bir başlık atmanızı ve soluna yararları, sağına ise zararları diye bir başlık açmanızı isterim. Sonrasında altlarını, dilediğiniz gibi, içinizden geldiği gibi doldurmanızı isterim. Bu çalışma size, aklınızdan geçip duran onca düşünceyi toparlayarak, yazıya döküp somutlaştırmanızı ve ilişkiniz hakkında, belki de kendinize bile söylemediğiniz gerçekleri görmenizi sağlayacaktır. Bu bilginin ışığında, henüz hala ayrılık gibi bir fikrin sizde belirmediğini gördüğümden, ''ben dili''ni kullanarak bir konuşma yapmanızı isterim. Çünkü, her ne kadar sevgi büyükse dahi, bizler, insan olarak kimsenin adına iyileşemeyiz... Bunu ancak karşı taraf fark eder, ister ve adım atarsa, değiştirebilecektir. Bu yüzden de siz, artık cebinizde ne istediğinizi bilerek '' seni seviyorum ve bazen bu gibi sorunlar yaşadığımızı görüyorum, bana olan sevginden bazen aklından kötü düşüncelerin geçtiğini görüyorum ama onlar sadece düşünce, onlara inanman durumunda, ilişkimiz zarar görecek ve ben bunu istemediğimden, ortak bir yol belirleyelim istiyorum '' gibi bir ifade ile yaklaşmanızı isterim. Öyle ki bu ifade, sizin kararlılığınızın ilk adımı olarak kendini gösterirken, karşı tarafa yapıcı yaklaşımınız ve açık uçlu soru yöneltmenizle, karşı taraf iletişime, suçlama ya da sorgulama görmediğinden açık hale gelecek ve bu kez, odağı sizi anlamak olacaktır. Burada yapacağınız konuşma ile, ortak bir karar almanız neticesinde, ilişkinizdeki bu sıkıntıyı aşabileceğinize inanıyorum. Karşı tarafın, her senaryo aklına geldiğinde, bunu teyit etmek için yaptığı davranışları bırakması ve her korkusu sonunda aslında sizin onun yanında olduğunuzu görmesiyle, davranışları sönme gösterecektir. Fakat burada sizin, ''dengeli'' iyi haliniz ve kararlılığınız önem kazanmakta... Sevgilerimle..

Partnerinizle aranızdaki güven ilişkisinin azalmasına bağlı olarak şüphelerin oluşması ve ilişkinizde problemler yaşamanız muhtemel. Bu noktada bu partnerinizin şüphelerinin azalması için çaba harcamanız takdir edilesi. Partneriniz sizin doğruluğunu ispatladığınız bir duruma dahi inanmamayı sürdürüyorsa aranızdaki güven ilişkisini yeniden inşa etmek için bazı davranışlarda bulunmanız gerekebilir. Güven ilişkisini yeniden inşa etme noktasında tarafların birbirlerinin niyetlerinden emin olmalı ve her iki taraf da ilişkinin faydasını ön planda tuttuğunu karşı tarafa hissettirmelidir. Öte yandan partnerler arasındaki paylaşım ve yakınlığa bağlı olarak da güven ilişkisinin yeniden sağlanması mümkün olabilir. Bu noktada karşı tarafla olan yakınlığınızı, samimiyetinizi arttırmak için daha fazla paylaşımda bulunmanız, paylaşımda bulunurken kendi hayatınıza dair daha fazla detayı paylaşmanız, açıklıktan yana olmanız faydalı olabilir. Çabanızın yetersiz kaldığını hissettiğinizde ise karşı tarafla bu durumun sizin açınızdan yıpratıcı olduğunu konuşmanız faydalı olabilir. Partnerinizin ısrarla güveni geliştirmeye dair davranışlarınızı yok sayması, bunları ikna edici bulmaması sizin açınızdan yıpratıcı olabilir. Bu noktada paylaşım yapmanız partneriniz tarafından daha fazla anlaşılmış hissetmenizle sonuçlanabilir.

Merhaba. Yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla yapmadığınız ve yapmadığınızı da bir şekilde kanıtladığınız olaylar karşısında partnerinizin sürekli şüphe duymasından dolayı yıpranmışsınız. İlişkilerde güven oldukça önemlidir. İlişkideki güven dinamiği bir şekilde sarsıldığı zaman, kişiler bu güven dinamiğinin geri kazanılmasını istiyorsa iki partner de aktif olarak çaba göstermelidir. Elbette güveni sarsan tarafın daha çok çaba göstermesi gerekebilir. Ancak gösterilen çabaya sürekli şüpheyle yaklaşmak çaba gösteren tarafı yoracaktır. Kaldı ki sizin durumunuz daha farklı gözüküyor. İlişkiniz boyunca güven sarsıcı olaylar yaşandı mı bilmem mümkün değil ancak yazdığınız olaylarda bir güven sarsılması yaşatacak bir davranışta bulunmamışsınız ve bunu bir şekilde de ispatlamışsınız. Daha fazla bir çaba göstermek sizi daha çok yorabilir ve yıpratabilir diye düşünmekteyim. Partnerinizin neden sürekli şüphe içerisinde olduğunu anlamak aslında önemli bir nokta olabilir. Partnerinizin eski ilişkilerinden kaynaklanan bir güven problemi olabilir ya da ilişkinizde daha öncesinde yaşanan bir problem olabilir. Bambaşka bir şey de olabilir. Ancak partnerinizi tanımadığımdan dolayı net bir şey söylemem mümkün olmayacaktır. Bunun en doğru yanıtını partnerinizden alabilirsiniz. Partnerinizle düşündüklerinizi ve hissettiklerinizi sakin bir zamanda, sakin bir şekilde paylaşmak iyi olabilir. Böylece bir orta yol bulabilme şansınız olabilir. Bu konuşmayı yaparken “ben dili” kullanmanız daha iyi olacaktır. “Bana güvenmediğini düşünüyorum ve bu beni oldukça üzüyor. Bir şekilde soru işaretlerini gidermeye çalışıyorum ama bunu yaparken yıpranmaya başladığımı hissediyorum. Bu konu hakkında beraber ne yapabiliriz?” gibi cümlelerle kendinizi açıklamanız daha anlaşılır olmanızı sağlayabilir. Ancak konuşma esnasında veya ilişkinizde sırf karşı tarafı mutlu etmek adına çaba göstermeniz sizi olumsuz etkileyebilir. Sizin de sınırlarınıza saygı duyulmasına ve sizin için, sizin gösterdiğiniz gibi, çaba gösterilmesine ihtiyacınız olabilir. Bu yüzden kendi istek ve ihtiyaçlarınızı göz ardı etmemelisiniz diye düşünmekteyim. Konuşsanız dahi bir şeyler değişmiyorsa ve daha kötü etkileniyorsanız, bir ilişkiden beklentilerinizi, nasıl bir ilişkide mutlu olabileceğinizi gözden geçirmeniz ve bu ilişkinin size bu düşüncelerinizi sağlayıp sağlamadığını gözden geçirmeniz size bir fikir sağlayabilir diye düşünüyorum. Ancak bu sizin ilişkiniz ve ilişkiniz ile ilgili kararlar size ait olmalı. Yani son karar sizin. İyi günler dilerim. :)