Öncelikle karşı tarafın var olan güven probleminin, yaşadığınız durum ile tetiklendiğini belirtmek isterim.

Yani aslında, güven probleminin asıl muhatabı siz olmamakla beraber, erken yaşamında bir şekilde bir ihmal ya da istismardan ötürü buradaki temel güven duygusu zedelenebilmiş olacağından, aslında bu güvensizlik, küçüklüğünden gelmektedir.

Bu noktada siz, attığınız adımın açıklamasını yapmakla beraber, telafiye de gittiğinizden, elinizden geleni yaptığınızı görmekteyim.

Bundan sonrası, sizden çalacaktır.

Öyle ki, burada ben dili ile, az ve öz bir şekilde, '' sana değer veriyorum attığım adımın açıklamasını sakin bir zamanda yapmak istedim yanlış anlaşılmadan korktuğum için, yerinde olsam ben de benzer tepkiler verebilirdim, hak veriyorum, bundan sonrasını daha iyi bir hale getirebileceğimize inanıyorum, eğer sen de inanıyorsan, aksi halde benim de elim kolum bağlanıyor'' gibi, kendi cümlelerinizle, elinizden geleni yaptığınızı, bunun da bir sınırı olduğunu, gerekçeleri ve yapıcı niyetinizin ifadesi ile anlatın isterim.

Bu ifadeden sonra, karşı taraf sizinle yol almak istiyorsa, size doğru bir adım atmak durumunda kalacaktır.

Eğer atmaz ise, ömrünüzü açıklamalarla geçireceğiniz bir süreci gözünüzün önüne getirin isterim.

Belki de o zaman ilişkinin bitmesini isteyen kişi siz olacaksınız.

Bu yüzden, hayatta her şeyin insanlar için olabileceğini, ilişkiyi yürütenin ise, ilişkinin ''iki kişilik'' olduğunu anımsamak olduğunu hatırlatmak isterim.

Sevgilerimle...