Merhaba,

Öncelikle şehrin hareketli yaşantısından köye geçtiğinizde kendinizi adapte edememenizin oldukça normal olduğunu söylemek isterim. 

Genelde şehrin gürültülü halinden kaçan insanlar köye yerleşerek sakin bir hayat yürütmeyi tercih edebilir. Ancak bu durum genelde yaşça büyük kişilerde gözlemlenmektedir. Söylediğiniz şikayetleri severek yapmaktadırlar. Özellikle İstanbul gibi bir şehirden normal bir şehre geçtiğinizde bile aynı sorunu yaşayabilecekken köy büyük bir değişim olmuş. 

Aynı zamanda köye adapte olabilmek için olmadığınız bir insan gibi davranmak ve bunun sonucunda kendinizi mutsuz hissetmeniz de oldukça normaldir. İnsan kendi fikirlerini ve sevdiği şeyleri yaptığı müddetçe mutlu bir varlıktır. Bu durumda ancak kendi düşüncelerinizi değiştirebilir ya da sevmediğiniz bu hayata bir yerde son verebilirsiniz. 

Köyden gitmek için bir yol çizmek ve bunun olumlu-olumsuz yönlerini değerlendirebilmek oldukça kıymetlidir. Kafanızdaki tüm olasılıkları net olarak görmenizi sağlayacaktır. 

Sevgilerle..

Öncelikle yazdıklarınızı okuduğumda, aslında verdiğiniz tepkilerin, normal olmayan durum ve olaylara karşı verdiğiniz, normal tepkiler olduğunu görüyorum.

Çünkü bu zamana kadar, normal bildiğiniz yaşam başka iken, şimdi bambaşka.

Burada da aslında, bir uyum sorunu yaşadığınız açık.

Bunu pandemi ile örneklendirmek isterim.

Bizlerin etki ve hareket alanını kısıtlayarak, normal 1 günümüzü artık daha farklı geçirmemize sebep olan pandeminin bizler açısından reçetesi, bizlerin değişmesinden geçmektedir.

Öyle ki, insan olarak değişimi, yalnızca kendi davranışlarımızda sağlayabildiğimizden ve pandemiyi değiştiremediğimizden, bazı yeni davranışlar geliştirdik.

Aramıza fiziksel bir mesafenin girmesi, el hijyeninin artan önemi ve maskeli dolaşmak gibi.

Bunları aslında, kendi beden sağlığımızı korumak için yapıyor görünsek de, aslında ruh sağlığımızda da önemli bir etkisi bulunmakta.

Fakat, bu yenilikler, hala zihin açısından işlenemediği için, ruhumuza yeterli gelmediğinden, artık yeni normaller geliştirmek durumunda kaldık.

Öyle ki, sosyal bir varlık olan insan, bu sosyalliği, kendi ruh sağlığı için devam ettirmek zorunda olduğundan, görüşmeleri maskeli ve mesafeli bir şekilde gerçekleştirir ya da buluşmaları sosyal medya üzerinden, görüntülü konuşarak yapar olduk.

Bütün bunlara ek olarak, aslında yaşamımızda önemli her bir başlığı, yeniden revize ettik.

Bunu, ruh sağlığımızı koruyup, kaygı ya da depresyon ile ilgili bir sıkıntı yaşamamak adına yaptık...

Buradan hareketle aslında, içinde bulunduğunuz durumu eğer değiştiremiyor ya da değiştirmek istemiyor, yani orada kalmaya devam ediyor olacaksınız, sürecinize yeniden yapılandırmanın girmesi gerektiğini belirtmek isterim.

Yaşamınızda önemli olan her bir başlığı bir kağıda yazın; aile, sosyallik, spor, kişisel gelişim, gibi.

Bunların her biri için, bulunduğunuz yerde neler yapabileceğinizi de yazın isterim.

Sonrasında bunları basitten zora maddeleyerek, yalnızca harekete geçin.

Burada eyleme geçmek önemli, çünkü uzun süre eylemsizlik, depresyonu sever ve, depresyon ciddi bir hastalıktır.

Bu yüzden de aslında, örneğin; sosyallik- sosyalleşmek istiyorum - buradaki x kişisi ile biraz daha iyi anlaşıyorum, beraber yürüyüş yapmayı teklif edebilirim // y arkadaşımı her arayıp görüntülü sohbet edebilirim, gibi.

Bu şekilde hayatınızı, baştan sonra yeni yere uyarladığınız ve yeni rutinler belirlediğiniz takdirde, bu sıkıntıların da uçup gittiğini göreceksiniz, çünkü insanın bunu yapmaya gücü vardır...

Sevgilerimle..