Yazdıklarınızı okuduğumda, son cümleleriniz olan, ''Düzeleceğini söylüyor napmalıyım güzel günleri unutmak cok zor.'' cümleleriniz üzerinde durmak isterim.
Öyle ki, esasında bir ayrılık sonrası, özlem, çok güçlü bir duygudur.
Adına yas dediğimiz, ayrılık sonrası ortaya çıkan ve, bilişsel ve fizyolojik tepkilerle giden bu süre içerisinde, görmeyi de beklediğimiz bir duygudur.
Fakat esasında, tabloya uzaktan baktığımızda, özlem duyduğumuz gerçekte, kendimizizdir.
Kendimizin güzel hallerini, anlarını ve anılarını özleriz.
Ve böyle bir hal içerisinde de, bu duygu ile mücadele etmeyi, hiç istemeyiz; çünkü çok insanidir.
Bu ve benzeri her bir duyguyu bastırmadan yaşarsak, sonunda şifayı buluruz.
Fakat, sizi radikal anlamda ayrılığa iten, '' kendisinin ailesivi problemleri vardı çok sinirli davranıyodu. Küfür ve hareket ediyodu. Bana bir kez vurdu. En sonunda alkol içtiğimi aileme söyleyip şikayet etmeye çalıştı.'' cümlelerinizde de bahsettiğiniz gibi, gerçek nedenleriniz olduğundan, özlemin, tek başına bir ilişki sürdürmek için asla yetmeyeceğini belirtmek isterim.
Öyle ki, karşı taraf ancak, hatasını anlar, bu anlamda tedavi görür ve bunu şifayı davranışlarında, hayatında gösterirse, burada gerçek bir değişimden söz edebiliriz.
Aksi halde, bu durumun, geçici olacağını düşünürüz.
Bahsettiğiniz durumla ilgili, uzaktan bir fikir edinmek adına, https://www.smokinli.com/blog/flort-siddeti-psikolojik-duygusal-cinsel-siddetler/ yazısına muhakkak göz atmanızı isterim.
Sonrasında sürecinizi netleştirmek adına, bir kağıda, bu ilişkiye devam etmenin yararları ve zararları şeklinde iki başlık açıp, altlarını dilediğiniz gibi doldurun isterim.
Sonunda, ihtiyaçlarınızdan ve isteklerinizden doğan, gerçek cevabınızı bulabileceksiniz...
Sevgilerimle..