Soru sor

İkili ilişkiler üzerine soru sor, Psikologlardan cevap al!

Smokinli.com'da romantik ilişkiler üzerine soru sorabilir, sorulmuş sorulara tecrübelerinizden yola çıkarak cevap verebilirsiniz.

Soru Sor!

Ben 1 yılı aşkındır içinde bulunduğum bir ilişkiden ve bunun detaylarından bahsetmek istiyorum. Kampüsten olduğunu bildiğim fakat hiç tanımadığım bir arkadaşın enstrüman videolu story'sine yanıt vermemle başladı her şey. O günden sonra 1 ay boyunca uzaktan görüştük, ama deliler gibi mesajlaşiyorduk. Bu arada aşk konularına neredeyse hiç dokunmuyorduk bu arada. Sadece yeni bir arkadaş bulmuşum gibiydi. Ama hayatımda ilk defa o zaman, 19 yaşındayken, bu kadar önemsendiğimi hissettim bir yabancı tarafından. Yanlış izlenim vermek istemem, ailem tarafından hep övülen bir çocuk oldum hep ama bir yabancı tarafından sevilecegime inanmazdım. Neyse, bu kişiyle yakınlaşmami sağlayan en büyük etken ideolojilerin neredeyse yakın olmasıydı. Bu sebeple evimde gibi hissediyordum. Bu 1 ay bittikten sonra buluştuk ancak ben bir aksaklık sebebiyle buluşmaya geç gidebildim ve beni 6 saat bekledi! Şok olmuştum, ve bu hiç hoşuma gitmemisti, ama bir şey demedim. İlk buluşmamızda da sadece sarılarak oturduk, başka bir yakınlaşma olmadı, ama bu yakınlaşmayı da ben başlattım. Çünkü kendisi demiseksuel olduğu için bana olan hislerinden emin olup yakinlasamamisti. Her neyse, ilk buluşmadan hemen sonra ben ona sevgililik, aşk vs gibi bir şey aramadigimi ve ona umut vermek istemediğini soyledim. Zaten sorun da etmedi ama halen görüşüyorduk. Bu süreçte hayatımda bana fedakarlık yapan neredeyse ilk yabancı olduğu için tüm iyilikleri gözüme batıyordu, aşırı ilgi ve daha 1 ay olmadan gelen sevginin yükü çok ağır gelmişti. Bu sebeple bu ilişkimden sosyal çevreme bahsedemedim. Ama cinsel yakınlaşma da giderek devam ediyordu. İlk bulusmamizin uzerinden 1.5 ay geçince pandemi basladi ve ikimiz de eve dönmek zorunda kaldık. Başlangıçta sorunlar yoktu, pandeminin biteceğine karşı umutluyduk.  Daha sonraları paylaşacak çok bir şey kalmadığı için umut da azalmaya başlad bende. Bu ve başka olaylar üst üste 2020 Haziran ayında geldi, majör depresyon tanısı kondu. Antidepresanların getirdiği cinsel istekte de azalma olunca sanal olan cinsellik bile sıfıra indi. Bana bunu hiçbir zaman söylemedi ama ben bu azalan cinselligimden dolayı beni suçladigini hissettim ne yazık ki. 2 ay kullandıktan sonra antidepresani mide sorunundan dolayı bıraktım. Bu arada da ilişkimiz orta şekerli, flört kıvamında ilerliyordu, ta ki sonbahara kadar. Artık ister istemez samimi olduğumuz için birbirimize sorunlarımızı anlatiyorduk, aslında hep o anlatıyordu, ben de çözüm bulmaya çalışıyordum kendimce. Ailesiyle olan sorunları en üst seviyeye varmıştı, bu sorunlarını anlatıyor ve ben de dinleyip bir çözüm bulma zorunluluğu hissediyordum onun hiç görmediğim anne babası ile sorunu için. Neden? O beni seven biri ve üzülmesini istemiyordum. Bu arada bu ana kadar, sonbahar yani, o bana aşık olduğunu bile söyledi ancak ben onu sevdiğimi bile söylemiştim. Neyse, bu sorunlara oldukça kafa görüyorsun çünkü ailesinin onu gerçekten ezdigini ve para ile tehdit ettiğini düşünüyordum. Bunu daha ılımlı bir dille söyleyince bile beni hiç görmediğim ailesi ile araya girmeye suçladı ve özel yaşamında gelişen başka sebepler dolayısıyla da benden soğumaya başladı. Kötü zamandı çünkü ben tam da ona ısınmaya başlamıştım, ama suçlama sebebiyle korktum ve bir daha yaklasmadim. Ama hala konusuyorduk. Ve bu Şubat'ta bir anda bambaşka biri, yani ilk hali oldu. Görünüş, hareketler tam da benim istediğim biri. Ama sevkim kalmamıştı. Yine de devam ettirdim, şansımı zorlayıp okuduğum şehre gittim, ama o maddi sebeplerden dolayı gelemedi. Bir haftasonu atla gel bari dedim, istiyorum ama sartlar dedi.ben de o dahil birçok sebep yüzünden ailemin yanına döndüm. 3 gündür buradayım ve bir anda ondan soğudum hiç olmadığım kadar. Nefret yok, ama sevgi de yok. Ona hak ettiği sevgiyi veremedigim için kendimden nefret ediyorum. Bu sebeple ona biraz düşünmek istiyorum dedim, buna da beni suçlayarak tamam dedi. Ne yapacağımı bilmiyorum. Birgün kendimi ona bağlamak için büyü arıyorum, öbürgün de onu kendimden soğutmak için büyü.. Yardım..

Senin İçin Seçilmiş Sorular

Soruya cevap vererek, soran kişiyle tecrübeni paylaşabilirsin.

Cevap Yaz
2 Cevap

Merhaba,


Yazdıklarınızdan ciddi bir ikilem içerisinde kaldığınızı görmekteyim. Yüz yüze başlayan bu süreç pandeminin etkisini sizin ilişkinizde de gösterdiğini görmek mümkün. Uzaktan ilişki yürütmek belki de normal bir ilişkiyi yürütmekten çok daha zorlu bir deneyimdir. 

Öncelikle iletişim kanallarının açık olması arada mesafe de olsa giderilmesini kolaylaştıracaktır. 


Eğer varolan duygularınızı yeniden canlandırmak istiyorsanız aradaki iletişimi en çok rahatlatan nokta belki de günlük aktivitelerinizi, uygun zamanlarınızı bilmek ve buna göre bir bilinçle hareket etmektir. 


Anlattıklarınızı okuduğumda ben altından kalkamayacağınız problemler bulunamaması ile birlikte paylaşacak durumların azalması sizi bu noktaya getirmiş olabilir. 


Şu an ilişkinize bir şans tanımayı düşünürseniz önce bu ilişkiden beklentilerinizi netleştirmenizi ve bunları sevgilinizle paylaşarak ne kadar uyum sağladığınızı gözlemlemenizi tavsiye ederim. Ancak ilgi ve sevgi azalmasının da normal olduğunu kabul ederek olmayanı zorlamamak mantıklı bir adım olacaktır. 


Sevgilerle..


Yazdıklarınızı okuduğumda, farkındalığınızın ne denli yüksek olduğunu görmek mümkün.


Bununla beraber, size asıl eziyet verenin, ''ona hak ettiği sevgiyi veremedigim için kendimden nefret ediyorum. '' cümleniz olduğunu anlıyorum.

Öyle ki, bu cümlenizin tersi kanıtları, ''aslında hep o anlatıyordu, ben de çözüm bulmaya çalışıyordum kendimce. Ailesiyle olan sorunları en üst seviyeye varmıştı, bu sorunlarını anlatıyor ve ben de dinleyip bir çözüm bulma zorunluluğu hissediyordum onun hiç görmediğim anne babası ile sorunu için.'' cümlelerinizde oldukça açık bir şekilde görünmektedir.

Yani, karşı tarafa, hak ettiği sevgiyi verdiğiniz, aşikar.


Fakat, sizi de zaman zaman sorgulatan, ''Neden?'' cümlenin yine, yazdıklarınızdan alıntılayacağım cevabınız, kilit noktadır.

''bir yabancı tarafından sevilecegime inanmazdım. '' ve '' O beni seven biri ve üzülmesini istemiyordum'' cümleleriniz, esasında, karşı taraf, sadece paylaşımlarınızdan keyif aldığınız biri iken, ona atfettiğiniz anlam, '' bu zamana kadar kimse bana böyle değer vermedi, ona en iyisini yapmalıyım'' inancınızdan gelmektedir.

Halbuki, bunu gerçekten istememenize rağmen...


Yani burada esas sıkıntı, karşı taraf ile ilgili süreç değil, kendinize koyduğunuz ağır kurallar ve de, bunları uygulamak adına kendinize ettiğiniz eziyet...


Tabloya biraz uzaktan baktığınızda, aslında keyifli bir ilişkiye sahip olduğunuzu, sıkıntıların başladığında karşılıklı çözüme gitmek istediğinizi, fakat yine karşılıklı anlamda yetersiz kaldığını, ve anlamlı fakat artık, duyguların tükendiği bir ilişkiden bahsettiğinizi, göreceksiniz.


Bu yüzden, bu bilgilerin ışığında, aldığınız şiddetli depresyon tanısı üzerinde durmak isterim.

Çünkü depresyon, tedavi edilmezse beyin tahribatına kadar yol açabilecek bir 'hastalıktır'

Bu sıkıntıları, krizi bir fırsat bilip, tedavi sürecine, tekrar uzman bir psikiyatrist hekimin ruhsal muayenesi sonrası, çıkış noktasını depresyon vakasından alan Bilişsel Davranışçı Terapiye sahip bir psikolog ile, bu sürecini çalıştığınızda, başladığınız yer ile bitirdiğiniz yer arasında, oldukça anlamlı ve sağlıklı bir fark olacağını belirtmek isterim.


Sevgilerimle..

Cevap yazmak için giriş yapınız.