Öncelikle yazdıklarınızı okuduğumda, ayrılığın ve getirdiği acının henüz taze olduğunu görüyorum.
Baktığınız her nesnede gördüğünüz, o eski güzel anılarınız fakat, artık onların var olmaması, asıl canınızı yakan...
Burada aslında insan, özlem duygusunu kendine besler.
Öyle ki, kendi geçirdiği güzel anları, hisleri geri ister.
Bu noktada ise, bu duyguların her birini hissetmeniz, doğal olduğu gibi, gereklidir de.
Çünkü adına, ''yas'' dediğimiz süreç, ayrılık sonrası devreye girerek, sizin uzun vadede zihninizin olanı biteni anlamlandırmasına ve duygularınızın dinmesine çalışacaktır.
Burada da, öncelikli olarak duygusal, düşünsel, davranışsal ve fizyolojik tepkilerin ortaya çıkması gereklidir ki, önce yeşersinler ve de nihayetinde solabilsinler.
Bu noktada da, gördüklerinizden ve göreceklerinizden kaçmak yerine, onlarla kalmaya sabretmenizi isterim.
Bu şekilde bu duygular canlanacak fakat sonrasında, yas sürecinin sonunda yok olacaktır.
Buradaki ayrım, eşyaları neden atmak istediğinizde gizli olduğundan, kimileri anı olarak saklamaktan keyif alırken, kimileri biten ilişkinin izlerini saklı tutmak istemez.
Burada, tarafınızı seçtikten sonra, yok etme işleminin neden olduğu önemlidir.
Eğer sadece acıdan kaçmaksa, aksine, üzerine gidin.
Nihayetinde, yasın sizi güçlendirdiğini ve başladığınız noktadan çok daha huzurlu bir noktaya erdiğinizi göreceksiniz.
Size söyleyeceğim, yalnızca biraz sabır, olacaktır...
Sevgilerimle...