Öncelikle size huzursuzluk veren iki sorudan, ''böyle diyen birbirin in seviyorum demesi ne kadar doğrudur acaba'' dediğiniz, ilki ile başlamak isterim.
Esasında karşı tarafın değerlerini yansıtan ''doğu kökenli olduğum için sırf beni terk etti benim ailem ne Kürt kızı alır ne de Kürtlere kız veririz dedi kendi. Üstün e siz aciksiniz biz kapalı kültür farkından dolayı olmaz üzgünüm keske cikmasaydim seninle dedi '' cümlesinin yanında, sizin, '' aileme kendini söylediğim de ne mevkisini ne de ırkını sordu üstelik borcu askerliği olmasına rağmen seviyorsanız birbirinizi asılacak bir durum diyerek beni cesaretlendirdi ailem ahlagi güzel olsun çalışkan olsun yeter demişti '' cümlelerinizde ise, kendi değerlerinizi vurgulamaktasınız.
Bu noktada da aslında iyilik kötülük, ya da sevgi ve sevgisizlik tartışmasından ise, iki tarafın hem bireysel anlamdaki kurallarının, hem de aileden gelen değerlerin çatıştığını görmekteyiz.
Öyle ki, karşı taraf bu değerleri, kendi istekleri doğrultusunda uyarlayamadığından, ilişkisinde bu yansımayı anlamaktayız.
Burada da aslında verilen bu kararın, uzun vadede bu sıkıntıların tekrar çıkmaması adına, sağlıklı bir amaca hizmet ettiği ise, aşikardır...
Bunun yanında, '' yaşadığım bu durumu kısa sürede nasıl atlatabilirim acaba ?'' sorunuzun cevabı ise aslında, sadece ve sadece duygularınızı bastırmadan, onlardan kaçmadan yaşayarak olacaktır.
Bu anlamda, zihninizin olan biteni anlamlandırmaya ihtiyacı olduğundan, aklınızdan geçen düşüncelerle konuşmadan, sadece duygularınızı yaşarsanız, bu sancılı sürecin de elbette bir sonunun olduğunu, ve de bu sonun şifa olduğunu, çünkü adına ''yas'' dediğimiz sürecin, bu amaca hizmet edeceğini belirtmek isterim.
Bunun için ise, https://www.smokinli.com/blog/eski-sevgilinizi-nasil-unutacaginiza-dair-ipuclari/ yazısından faydalanabilirsiniz.
Sevgilerimle..